Hatay'ın İskenderun ilçesinde yaşayan 19 yaşındaki Muhammet Eren Çavdar, 6 Şubat 2023'teki depremlerde annesi ve kız kardeşini kaybetti. Kahramanmaraş merkezli depremlerde, yaşadıkları 5 katlı bina yıkıldı. Muhammet Eren, enkazdan yaralı olarak kurtarılırken, annesi Hatice (42) ve kız kardeşi Betül Çavdar (11) hayatlarını kaybetti. Mersin Devlet Hastanesinde 43 gün yoğun bakımda kalan genç, sağ kolunu omuzdan kaybetti. Hayatının büyük bir bölümünü birlikte geçirdiği annesini ve kız kardeşini kaybetmenin verdiği acı, Muhammet Eren'in hayallerini de paramparça etti. Ancak, Muhammet Eren, hayata tutunmaya ve geleceğe umutla bakmaya kararlı.

Hayallerin Yıkılması ve Yeni Bir Başlangıç

Depremden önce hakem olmak isteyen Muhammet Eren, hayallerini gerçekleştirme şansını kaybetti. Kolunu kaybetmesinin verdiği büyük üzüntüye rağmen, Muhammet Eren yılmadı. Babası İbrahim Çavdar'ın desteğiyle, Sayek Konteyner Kenti'nde üniversite sınavına hazırlandı. Sınavda başarılı olarak Mustafa Kemal Üniversitesi Büro Yönetimi Bölümünü kazandı ve şu anda birinci sınıf öğrencisi. Üniversite eğitimiyle birlikte, geleceğe yönelik yeni hedefler belirleyen Muhammet Eren, hayatına yeni bir yön vermeyi başardı. Bu azmi, depremin yarattığı yıkımdan daha güçlü bir şekilde ortaya koydu. Eğitimini tamamladıktan sonra memur olarak çalışmayı hedefliyor.

Umut ve Korku Arasındaki Savaş

Muhammet Eren, yaşadığı travmayı atlatmış olmasına rağmen, depremin psikolojik etkilerinden hala kurtulabilmiş değil. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen, korkularının ve acılarının ilk günkü gibi olduğunu belirtiyor. Her elektrik kesinliğinde, yeniden bir deprem yaşayacağını düşünerek korkuya kapılıyor. Bu korku, hayatında sürekli bir gölge gibi duruyor. Ancak, Muhammet Eren, babasının desteğiyle bu zorlu süreçten geçmeye çalışıyor ve hayata yeniden tutunmaya çalışıyor. Ailesinin anısıyla yaşamaya ve üniversite eğitimine odaklanarak güçlü bir şekilde ilerliyor.

Bir Fenerbahçeli'nin Hayali

Muhammet Eren'in en büyük hayali ise, tuttuğu takım olan Fenerbahçe'nin bir maçını İstanbul'da izlemek ve oyuncularla tanışmak. Bu hayal, ona hayata tutunması için yeni bir güç veriyor. Muhammet Eren'in yaşam mücadelesi, depremin yarattığı yıkıma karşı umudun ve direncin ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor.