MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrılarının ardından DEM Parti heyeti ile PKK elebaşı Abdullah Öcalan arasında görüşmeler başladı. Bu süreç kamuoyunda büyük ilgi görürken, AK Parti Hatay Milletvekili ve TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, yaptığı açıklamada olası senaryoları değerlendirdi. Yayman, Bahçeli'nin PKK'ya silah bırakma çağrısına iki olası yanıt olduğunu belirtti.
Öcalan'ın Çağrısına Evet Denirse Ne Olur?
Yayman, PKK'nın silahları bırakması durumunda Türkiye'nin büyük bir terör sorunundan kurtulacağını vurguladı. 1978 yılından beri dile getirilen taleplerin büyük ölçüde karşılandığını, Kürt sorununun artık Türkiye'nin demokratikleşme ve demokrasi açığının kapatılması meselesi olarak ele alınması gerektiğini savundu. Ana dilde eğitim meselesinin ise görüşülebilir bir konu olduğunu, ancak bunun silahsız bir ortamda gerçekleşmesi gerektiğini ifade etti. Yayman, Türkiye'nin bireysel ve kolektif hakları konusunda önemli adımlar attığını ve PKK'nın dağa çıkmasının artık bir gerekçe teşkil etmediğini belirtti. Bu durumun, terör örgütünün varoluş gerekçesini ortadan kaldıracağını ve kalıcı bir barışın önünü açacağını savundu. Sonuç olarak, PKK'nın silah bırakması Türkiye için büyük bir kazanım olacaktır.
Öcalan'ın Çağrısı Reddedilirse?
PKK'nın Abdullah Öcalan'ın çağrısını reddetmesi durumunda ise, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin güçlü bir duruş sergileyeceğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bahçeli'nin, PKK'ya barışçıl çözüm için sundukları imkanları değerlendirmediği için eleştireceğini ve Türkiye'nin terörle mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğini vurguladı. Bu durum, PKK'nın Öcalan'ı sadece bir araç olarak kullandığını ve Öcalan'ın etkisinin azaldığını gösterir bir işaret olacağını düşünüyor.
Türkiye'nin Kürt Sorunu Yok, Terör Sorunu Var
Yayman, Türkiye'de Kürt sorununun olmadığını, terör sorununa odaklanılması gerektiğini savundu. PKK'nın artık gerçeklikten koptuğunu, yeni bir dünyaya ve yeni bir algoritmaya uyum sağlayamadığını ve savaşmaya devam etme kararı alması durumunda, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin büyük bir devlet olarak kararlılıkla ve gereken tüm önlemleri alarak mücadelesini sürdüreceğini dile getirdi. Türkiye'nin PKK gibi terör örgütlerine asla taviz vermeyeceğini ve ülke bütünlüğünü koruma kararlılığını her koşulda göstereceğini vurguladı. PKK'nın savaşmayı tercih etmesi durumunda, Türkiye'nin güçlü ve kararlı bir şekilde karşılık vereceğini net bir şekilde ifade etti.