Hatay'ın Samandağ ilçesinde Alevi örgütleri, Suriye'deki Alevi ve diğer azınlıkların güvenliği konusunda acil bir açıklama yaptı. Heyet Tahrir-i Şam'ın (HTŞ) kontrolü ele geçirmesinin ardından, başta Alevi ve Hristiyanlar olmak üzere birçok grup tehdit altında. Açıklamaya Alevi Bektaşi Federasyonu, Avrupa Alevi Dernekleri Federasyonu, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve diğer birçok örgüt, siyasi parti ve yerel halk katıldı. Ancak, planlanan yürüyüşe Samandağ Kaymakamlığı izin vermedi.

Suriye'deki Tehlike ve Hükümet Sorumluluğu

Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan, 2011'den beri Suriye'de yaşananları hatırlatarak, ülkenin artık savaşa doyduğunu vurguladı. Aslan, hükümeti Suriye'den elini çekmeye çağırdı ve olası bir katliamın sorumluluğunun AKP ve dünya kamuoyunda olduğunu belirtti. Türkiye'nin dört bir yanında ve Avrupa'da yaşayan Alevilerin yalnız olmadığını vurgulayan Aslan, Suriye halkının tüm inanç ve grupların eşit ve özgürce bir arada yaşayabileceği bir gelecek inşa etmesini istedi. Açıklamada, Türkiye'deki Alevi nüfusunun da çeşitli etnik kökenlerden (Türk, Kürt, Arap) oluştuğu ve bu çeşitliliğe rağmen hepsinin aynı tehditlerle karşı karşıya kaldığı vurgulandı. Alevilerin birlik ve beraberlik içinde mücadele etmesinin önemi özellikle vurgulandı. Bu dayanışmanın, onları baskı, tehdit ve korkutma girişimlerine karşı koruyacağına inanılıyor.

6 Şubat Depremi ve Ayrımcılık

Mustafa Aslan, 6 Şubat depreminin ardından Alevilerin maruz kaldığı ayrımcılığı da dile getirdi. Devlet yardımlarının inancından dolayı Alevilere en son ulaştığını iddia eden Aslan, Alevilerin sadece inançları nedeniyle ötekileştirildiğini söyledi. Bu durumun, Alevilerin birlik ve beraberlik içinde hareket etmeleri gerektiğinin bir göstergesi olduğuna dikkat çekti. Aslan, tüm Alevileri, baskıya boyun eğmemeye ve inançlarına sahip çıkmaya çağırdı.

Kerbela'dan Günümüze Direniş

Avrupa Alevi Dernekleri Konfederasyonu Başkanı Hüseyin Bat, Dersim, Çorum, Sivas, Gazi, Suruç ve Ankara katliamlarını hatırlatarak, geçmişteki mücadelelerin ortaklaştırılmasının önemini vurguladı. Bat, Suriye'deki Alevilerle dayanışma içinde olduklarını ve geçmişte olduğu gibi bugün de zalimin karşısında mazlumun yanında yer alacaklarını belirtti. Türk, Kürt ve Arap Alevileri bir araya getirmek için IŞİD'in kapıda belirmesini beklemek zorunda kalmamanın altını çizdi. Bat, Kerbela'da olduğu gibi bugün de hiçbir zaman diz çökmeyeceklerini ifade etti.


Pirsultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Cuma Erse ise, emniyet güçlerinin açıklama yapılmaması için baskı uyguladığını öne sürdü. Erse, Suriye'deki çatışmaların ve ölümlerin sorumlularının olduğunu ve öncelikle Samandağ ve Hatay'daki yıkımın ve 50 binden fazla insanın ölümünün hesabının verilmesi gerektiğini belirtti. Suriye'nin yeniden inşasından önce, ülkenin halkının yoksulluktan kurtarılması gerektiğini vurguladı. Erse, hiçbir savaşın tarafı olmadıklarını, laik, demokratik, eşit yurttaşlığın ve bağımsız bir Suriye'nin savunucuları olduklarını belirtti. Bu hedef için Filistin ve Lübnan'daki gelişmelere de dikkat çekti.